Kuramcı Şair

by 04:14:00 0 yorum
Giyimine özen gösterir. Zayıf, uzun boylu, ince bacaklıdır. Saçları seyrek, kısa; yüzü donuktur. Dudakları morumsu, burnu kemerlidir. Elâ gözleri bir ceylanın gözleri kadar durudur... Parmaklarına rengârenk taşlı yüzükler takar. Bazen ikişer, bazen üçer tane...
Çoğunlukla bir eli pantolon cebine sokulu vaziyette yürür. Evraklarını koyduğu çantasını omuzunda taşır. Yürürken adımlarını kısa kısa atar, boynunu kısar. Üşüyen bir insan görünümündedir. Ezilmişlik izlenimi de uyandırır. Tedirgindir, ama herkese tepeden bakar...

Çoğu zaman kitapçılarda görülür. Onun sık sık uğradığı iki kitapçı da iflas eder sonunda. Kitapçılar da ona benzerler. Her şeyi bilen insan tavrı içindedirler...
Burnundan kıl aldırmaz, adamına göre konuşur...
... Panellere, konferanslara dinleyici olarak katılır ama konuşmalar bitmeden çeker gider. Panelistlerin arasında genç ve güzel kadınlar varsa anlattıkları yetersiz de olsa sonuna kadar dikkatle dinler; panelden sonra yanlarına sokulur "çok güzeldi beğendim," der. Dudağının kıyısına da yarım bir gülücük yerleştirir onlarla konuşurken... Kendisi gibi düşünüp konuşmayanları dinlemez. "Bilmiyorsan konuşma kardeşim, bırak bilenler konuşsun," diyerek eleştirir...

Nazmi Bayrı, Güz Buluşmaları

Broy Yayınları - Ekim 2014


Vladimir

Developer

Cras justo odio, dapibus ac facilisis in, egestas eget quam. Curabitur blandit tempus porttitor. Vivamus sagittis lacus vel augue laoreet rutrum faucibus dolor auctor.

0 yorum:

Yorum Gönder