Oyun

by 10:00:00 0 yorum

Annem üzerimizdeki yorganı alıyor, “haydi kalkın” diye sesleniyor. Kollarımızdan çekiştiriyor. Kız kardeşimle Yarı uyur vaziyette koridorda sendeleyerek ilerliyoruz. Annemin üzerinde geceliği var, panik içinde bağırıyor, “çabuk olun çocuklar”. Evdeki bütün ışıklar açık. Annem arkamdan itekliyor “acele edin”. 

Evdeki tek karanlık yere, banyoya gitmemiz lazım. Koridorun sonundaki kapıyı açıyorum, kardeşimle aynı anda giriyoruz. Annem arkamızdan gelip küveti gizleyen dalga desenli plastik perdeyi açıyor. ”Küvete girin çocuklar”. Biz küvete girince banyo kapısını kapatıp yanımıza geliyor. İkimizi sımsıkı kucaklıyor küvetin içinde. Karanlığa alışınca gözlerimiz annemizin huzur içinde gülümseyen yüzünü seçmeye başlıyoruz. Derken işaret parmağını dudağına yaklaştırıyor, “sessiz olun”, der gibi. Gülümsemesi büyüyor, bizleri saçlarımızdan ensemizden öpüyor. “Korkmayın” diyor “bu bir oyun”. Kız kardeşim kıkırdayarak gülüyor. “Deprem olursa buraya kaçacağız” diyor annem. Eli banyo perdesine sımsıkı sarılmış, loş ışıkta yumruk gibi duruyor. Koridorun diğer ucundaki odada yatan yumruklar geliyor aklıma. “Babam?” diyecek oluyorum, “küvetin içinde iyice büzülürsek duvarlar yıkılsa bile bize bir şey olmaz”, diyor fısıldayarak ve ekliyor “sakın unutmayın”. 

Sımsıkı sarılıyor bize, başımı göğsüne yaslıyorum. Eğer deprem uzun sürerse banyoya nasıl gelmemiz gerektiğini anlatırken önce kız kardeşim horlamaya başlıyor. Unutmuyorum oyunu ilk oynadığımız geceyi.


Vladimir

Developer

Cras justo odio, dapibus ac facilisis in, egestas eget quam. Curabitur blandit tempus porttitor. Vivamus sagittis lacus vel augue laoreet rutrum faucibus dolor auctor.

0 yorum:

Yorum Gönder